22 Ağustos 2012 Çarşamba

Bayram ve Kırklareli

Bayram için Cuma akşamından düştük gene yollara. Kırklareli'ye varışımız gece on buçuğu buldu. Yattık hemen. Ertesi sabah bahçeye saldık kendimizi ve dönene kadar hep bahçedeydik diyebilirim. Her gün domates salatalık topladım. Öyle böyle değil baya bi topladım hem de. Doğa ve Deniz de ırgatlık yaptılar :) Salkımları kaldırıp altından domatesler çıkınca baya bi mutlu olduk üçümüz de :) Her zamanki gibi salıncağa bindiler, kum oynadılar, koştular, top oynadılar, fıskiyelerin altına girdiler. Elma topladılar. Kozalak kopardılar. Doğa Paşa ile baya bi vakit geçirdi ama en son gün Ayça Hala'yı paylaşamadıklarından kavga ettiler. Paşa havladı baya bi Doğa'ya, Doğa ağladı :) Ben de sen de ona havla dedim :) Havlama çalıştık inanır mısınız :) Sürekli köpeğin yanında olduğundan el yıkamaktan telef olduk. Sürekli bahçede olduklarından da üst baş yetmedi. Yani o kısımları biraz işkence oldu ama gerisi çok güzeldi tabii ki. Bir de tüyden hastalık kaparlar mı diye korktum açıkçası. Bu konuyu bi araştırmak gerek.

Bayramda Cem Amca'dan ve Büyükanne'den de harçlıkları aldık :) Babaanne ve Hayri Dede de kıyafet almışlar :) Parayı görünce maltoş maltoş baktılar tabii, bu ne der gibi :) Bi dahaki seneye anlarlar herhalde :)






2 yorum:

  1. Ben de bunlar nerede diyorum sesiniz soluğunuz çıkmıyor,bu yıl bol bol gezdiniz ne güzel.Bayramlıklarımızı da giyinmişiz aman aman ne tatlı olmuşlar böyle,çok öpüyorum sizleri.

    YanıtlaSil
  2. Nereyi gezdik be ya :) Bi anne babalara gittik iki kere de tatile gittik başka da bişey yok yani. Siz bizden çok geziyosunuz valla :) 3 yaşa gelsinler bizim de işler güçler otursun o zaman yerimizde durmıycaz :) sabırla bekliyoruz yani şimdilik..

    YanıtlaSil