31 Mart 2011 Perşembe

Alkış alkış alkışşş :)

Denizcim, canım oğlum, el çırpmaya başladı bu hafta :):) Önceleri oyuncakları birbirine çarpıyordu, sonra benim elimi alıp alkış yaptı, son olarak da kendi elleriyle alkış yapmaya başladı :):)

Bu arada ikisi de kendilerini yere atıyorlar bişeyi almak istediklerinde. Etraflarında yastıklar olduğu için şu ana kadar kafayı çarpma gibi bişey olmadı. Ama attıkları zaman hemen yastıkları almamız gerekiyor yoksa emekleme çabaları boşa çıkıyor. Şimdilik korkusuzlar inşallah da hep öyle olur.
Henüz emekleme yok, Doğa geri geri emekliyor sadece. İlerideki bi oyuncağı almaya çalışırken bi bakıyo daha da geriye düşmüş :):) Sonra sinirleniyor tabii ki :)

Hareketli, dönen, yuvarlanan şeylere karşı acayip bir ilgileri var. Doğa'nın çeşitli denemeleri de var bu konuda. Eline geçen herşeyi atıp nasıl ses çıkarıyor, yuvarlanıyo mu, gidiyo mu keşfetmeye çalışıyor.

Denizciğime aynı renklerde oyuncakları gösteriyorum "bu mavi bu da mavi bu morrrr bu da morrr" diye, gülüyor, anlıyor mu ne :):)

Püreyi 3 haftadır bıraktık. Pütürlü şeyler yiyebiliyorlar nihayet. Meyveleri rendeden geçiriyoruz, sebze çorbasını çatalla eziyoruz, kahvaltımız ya bulamaç şeklinde ama pütürlü gene ya da peyniri zeytini ayrı ayrı yiyorlar büyük adam gibi :)

Uyku konusunda çalışmalarımız devam ediyor :) Denizciğim akşamları tek başına uyumaya başladı (maşallah), gündüzleri de yanımıza yatırıp piş piş piiiişşş ya da ninni. Doğacığıma da zorla beşiği bıraktırmaya çalışıyoruz :) Şimdilik ayakta sallıyoruz, bi sonraki aşama tek başına uyumaya alıştırmak olacak inşallah.

Ben 2 hafta sonra işe başlayacağımdan :( , ve Şehnaz yalnız kalacağından, uykuları iyileştirmemiz lazım, çabamız bundan :)

Maşallah maşallah maşallah......

28 Mart 2011 Pazartesi

Banyo zamanı :) Oleeey :)

Doğa da Deniz de suyu çok seviyorlar. Banyo açısından bir derdimiz olmadı şimdilik, inşallah ileride de olmaz. Yeni aldığımız oturağı denedik. İkisi de çok sevdi. Biz de çok sevdik, çünkü çok rahat banyo yaptırılıyor. Bebeği olan ve bebeği oturabilen herkese tavsiye ediyorum :) Aslında ikili olanları da vardı ikizler için ama bizim evdeki küvetler küçük o yüzden almadık.

Bu arada sürekli suya bakıp duruyorlar suya dokunuyorlar, "Elimle tutmaya çalışıyorum tutamıyorum bu ne ola ki" diye geçiriyorlar herhalde içlerinden :)


Çok güzel bir haftasonu

Bu haftasonu hava çok güzeldi. Bahar gelmeye başladı İstanbul'a. Cumartesi sabahtan Hayri dede, Ayça Hala ve Cem Amca gediler. Doğa ve Deniz çok yabancılamadı. Oynadılar, sevildiler bol bol :) Onlar gittikten sonra öğlen annem, babam ve Orkun geldiler. Öğleden sonra hep beraber dışarı çıkıp Ataşehir'de bi tur attık. 1 saate yakın yürüdük. Arada mola verip çocukların meyvelerini yedirdik. Akşam üzeri annemleri havaalanına bıraktık. Antep'e geçti annemler, Egeciğimin müsameresi varmış :) Keşke biz de gidebilseydik.
cumartesi günü hiç fotoğraf çekmemişim ne yazık ki :(

Pazar günü de hava çok çok güzeldi. Fırsat bu fırsat, çocuklarla uzun süre dışarda kalmayı deneyelim dedik. Sabah 10:00a doğru çıktık evden. Önce Cumhuriyet'e kahvaltıya gittik. Doğacığım kalabalığa ilk girince ağlamaya başladı. Kucağıma aldım hemen, sustu. Bir iki dakika kucağımda tuttum, ortama alıştı neyse ki hemen. Sonra Şehnaz ve benim arama bi sandalye koyup oraya oturttuk Doğa'yı. Denizciğim de babasının yanına oturdu. Kahvaltımızı ettik, atladık arabaya Bağdat Caddesi'ne indik. Ayça Hala da bize katıldı. Yürü babam yürü. 3 saate yakın yürüdük. Aralarda mola verdik cafelerde oturduk, çocuklara sebze çorbalarını verdik. Mağazalar zaten açık değildi, Pazar günleri öğlen açılıyor. Mothercare'in açılmasını bekledik. 12:00de açıldı. Girip biraz alışveriş yaptık. Küvet içine oturak aldım, banyo filesi artık küçük geliyor bizimkilere. Bakalım bugün deneyeceğiz oturağımızı. Fotoğraf çekebilirsem koyarım.
Velhasıl eve döndüğümüzde saat 14:00ü geçiyordu. Çocukları eve bıraktık, biraz onlarla oynadık, sonra Devo ile dışarı attık gene kendimizi. Pazara gidip meyve sebze alışverişi yaptık. Sonrasında da Anadolu Kavağı'na gittik. Balık yedik. Üstüne bi waffle patlattık :) Akşam 7ye doğru eve döndük.
Çocuklatrın doğumundan beri ilk defa sabah çıkıp akşam eve girdik Devo ile. Çok güzel geçti günümüz :)
Pazar gününe ait fotoğraflar..

Cumhuriyet'te kahvaltımızı beklerken..


Doğa hakkını verdi kahvaltının ekmeği kemirdi durdu :)


Baba oğul..


Yakışıklı oğul :) Şimdi içinden diyo ki "Neden Doğa annemin yanında da ben burdayım. Banane ben de annemi istiyorum :) "


Caddede yürürken..Deniz uyuyakalmış Doğa kucakta, haloş almak istedi :)



Haloş ve Doğa

Haloş Doğa ve Deniz'e kurban olurrr :)


Aile boyu nadiren çektirebildiğimiz fotoğraflardan biri oldu bu da. :)

Paylaşamamak !

Oyun oynarken bazen birbirlerinin ellerindeki oyuncaklara saldırıyorlar. Öyle anlardan biri aşağıdaki de. Ortada bir arı var, biri bi tarafından çekiştiriyor diğeri diğer tarafından :) Kapanın elinde kalıyor. Bazen Doğa bazen Deniz kapıyor :) Ama anne kapışmaya çok izin vermiyor :) Sadece fotoğraf için izin verdim. Yoksa hemen alıyorum başka oyuncaklar veriyorum ellerine.





24 Mart 2011 Perşembe

Doktora gittik

Dün 8. ay kontrollerini yaptırmak için doktora gittik. Allah'ım her muayene bir stres artık benim için. Çok ağlıyorlar, yıkıyorlar ortalığı :( Önceden sadece Doğa ağlardı, dün Deniz de çok ağladı. Emzik, su, oyuncak herşeyi denedik ama susmak bilmediler. Doktorun odasından çıkarttığımda sakinlediler. Birbirlerini etkilemesinler diye de ayrı ayrı giriyoruz doktorun odasına üstelik. Neyse, bu yabancılama bir süre daha devam edermiş doktorumuz öyle dedi. Bir süre daha stres içinde gidicez doktora :(

Sonuç, herşey yolunda, sadece birazcık ufak bizimkiler. Doğduklarından beri öyleler, öyle de devam ediyor. Doktor "Kendi çizgilerini koruyorlar, tarzları bu" diyor. Biz de takılmıyoruz çok fazla. Gelişmeleri normal ve yolunda gitsin yeter.

Doktora gitmeden, saçımız başımız dağılmadan önce çekilmiş fotoğraflar..


21 Mart 2011 Pazartesi

Doğa'nın da karizmayı çizelim :)

Gerçi Doğa çiçek kız gibi çıkmış gene de :)
Başındaki de kuklalarımız, Ali Baba'nın çiftliği diyoruz biz bu oyuncağımıza..

Oyun oynarken :)

Doğa Hanım


Deniz Bey

Anneanne, dede ve dayı geldi

Haftasonu annemler bizdeydi. Orkuncum da bizde kaldı iyi oldu ama çocuklardan gene çok fazla görüşemedik. Fotoğraf da çekemedim hiç. Bikaç tane arasından bi tane seçtim. Hep de karanlık çıktı fotoğraflar, hava kapalıydı bütün haftasonu :(

Gene çizdik karizmayı :)


15 Mart 2011 Salı

Dün çektiğim fotolar

Dün gene hava çok güzeldi. 10:00 uykusundan sonra yoğurtlarını yedirdik. Sonra attık kendimizi dışarı. Çıktığımızda saat 10:30tu. Koca bi tur attık Ataşehir'de. En son Migros'a girip alışveriş de yaptık. Sonra eve döndük. Eve girdiğimizde saat 12:00yi geçmişti. Epey bi yürümüşüz. Hepimize çok iyi geldi :)
Aşağıdaki fotoları da banyo sonrasında çektim.

14 Mart 2011 Pazartesi

Pazar gezmesi

Geçtiğimiz Pazar günü hava o kadar güzeldi ki dayanamadık dışarı attık kendimizi ailece :) Doğa ve Deniz çok keyif aldılar bu işten :) Biraz Ataşehir'de yürüdük, sonra Carrefour express'e girdik alışveriş yaptık sonra tekrar yürüyerek eve döndük. Dönüşte ikisi de uyuyakalınca Devo ile bi süre dışarda dolandık. uyandıklarında hep beraber eve çıktık. Çok keyifli geçti gezimiz, dışarıda da fotoğraf çekebildik nihayet.




Markette..


Oğluşum uykudan uyandı, anneye koca bi gülümseme :)


Uyuyan güzel :) Dudakları bükmüş..


Dıgıdıg dıgıdıg

Doğa arkada otururken rahat durur mu, oturmadı bile hep ayağa kalktı. Doğa'yı aldık öne Deniz'i attık arkaya.



11 Mart 2011 Cuma

Bu aydan gelişmeler

Deniz, iki elimi tutup birbirine çarpmaya (alkış yapmaya) başladı önce. Şimdi bulduğu oyuncakları birbirine çarpıyor.
Deniz de Doğa da vurunca müzik çalan oyuncaklarını yer atıp ya da bi yerlere çarptırıp müzik çaldırıyorlar.
Bunlar da gelişme mi şimdi diyceksiniz ama gelişme işte :) kitaplarda da yazar bu el hareketleri :)

Bu arada Doğa 7 Mart'tan beri dede diyor :) bazen dededede deee şeklinde söylüyor.

Denizcim çok güzel masal dinliyor Doğa hiç oralı olmuyor ben anlatırken. Hatta geçen ben masal anlatırken ve Deniz dinlerken Doğa sıkıldı ve otururken kendini yere atmaya başladı :):) Çok güldüm o haline :) Masal istemiyorum çabuk benle ilgilen anneeee dedi kısacası :):)

Bir de Deniz söylenen herşeyi çok güzel dineyip soru sorduğunda hııı heee gibi sesler çıkarıyor. Bi de bi de iki gün önce kar yağdığında pencereden karın üstüne üstüne geldiğini görünce heyecanlandı ve kahkahalar attı oğluşum :) Ona da epeyce güldük :)

Başka da bişi yok bizde :)

10 Mart 2011 Perşembe

Babaannenin ördüğü hırkalar

Aslında doğumdan önce örmüştü babaanneleri bu hırkaları ama ancak boylarına göre oldular :)
Biz çok biyendik hırkalarımızı :) Babaanneye çoook teşekkür ederiz :)






7 Mart 2011 Pazartesi

Keçikulak Doğa :)

Kız çocuğu tokasız olmazzz :):) Gerçi Doğa'ya daha erken, deneme yaptık sadece :)


Baba oğul :)

Babaanne ve Dede geldi

Geçtiğimiz hafta babaanne ve dede ziyaretimize geldiler. Üç dört gün çocuklarla oynadılar, bol bol sevdiler. Dede giderken "gelmek iyi de bu seferki dönüş zor oldu" dedi :)

Deniz dedeyi çimdiklerken :D:D