9 Nisan 2012 Pazartesi

İlk müze ziyareti

Cumartesi günü ilk müze ziyaretimizi yaptık. Nasıl olacağını, durup durmayacaklarını merak ediyordum doğrusu. İstanbul Modern'in oradaki Van GoghAlive sergisine gittik. İçerisi karanlık olduğundan ve müzik yüksek sesli olduğundan korkarlar mı diye endişenlendim. Ama endişelendiğim gibi olmadı neyse ki. Maşallah bi güzel izlediler resimleri :) İçeride projektörlerle levhalara yansıtılmış resimler müzik eşiliğinde sunuluyor. Resimler yanıyor sönüyor. Bir yandan Van Gogh'un hayatından izler, sözler sunuluyor. Biz çok beğendik. Yere oturup Doğa'yı bi dizime Deniz'i biz dizime aldım. Resimler çıktıkça aa şurda ağaç var, bakın şurda at var, burda kuşlar var, çiçekler var, aydede var derken bi süre izlediler. Deniz sonra babaanne ile takıldı, bir ara babaannenin kucağında nandı söndü diyordu (resimler çıktıkça yandı diyor gittikçe söndü :)). Babaanne ve Deniz çıktılar bi süre sonra. Doğa gösteri boyu kucağımdaydı, hep seyretti. Çıt sesleri çıkmadı ikisinin de. Biz de ilk defa böyle bi işe kalkıştık, iyiki kalkışmışız. Bundan sonra, eskisi gibi, daha çok ziyaret ederiz inşallah müzeleri. Çocuklar olduktan beri pek çok şeye ara vermek durumunda kaldık doğal olarak.

Müzeden çıkınca bi 5-10 dk trenlere (daha doğrusu tramvaylara) baktık. Bir heyecan bir heyecan. Gelmesini bekledik durduk :) Sonra arabaya atlayıp Beşiktaş'a gittik. Yıldız Teknik Üniversitesi'nin oradaki parka gittik. Çocuklar paaka paaka diyip durdu çünkü. Kaydıraktı, salıncaktı, tahterevalliydi, toptu derken biraz da orada vakit geçti. Mamalarını yediler. Sonra Beşiktaş'a indik. İnerken bi yandan piş piş. Uyudu ikisi de. Biz de bi güzel yemek yedik sakin sakin :) Beşiktaş'tan sonra eve döndük. Velhasıl sabahın köründen akşama kadar dışardaydık, ayaklarımız kopmuş. Ama çok güzel bir gün geçirdik ailecek :)

Pazar günü de Ayça Hala ve Cem'le kahvaltı ettik. Sonra Göztepe Parkı'na gittik. Park dönüşü çocuklar arabada sızdı. Biz de onlar uyurken pazar alışverişini yaptık, babaanneyi arabada bırakarak. Sonra çocuklar uyandı. Palladiuma gittik. Orda da çocuklara bişeyler aldım gene. Üst baş, mayo, şapka, atlet gibi şeyler. Bi süre de orada oyalandık. Çocuklar sıkıldı, kapalı yerden hoşlaşmıyorlar pek. Çıktık. Ataşehir'de yemek yedik. İlk defa lahmacun yediler, iyi bir lahmacun tabii ki. Aslında yanımda yemekleri her zaman taşıyorum. Dışarıdan pek bişey yedirmedim bugüne kadar. Çantam dolu çıkıyorum evden. Meyvesinden ekmeğine kekine yoğurduna yemeğine kadar herşeyi alıyorum. Gene almıştım ama verdim işte lahmacundan. Yemek sonrası eve döndük. Gene akşamı ettik dışarıda. Eve geldik haşat olmuşuz hepimiz :)

Bol güneşli, hareketli, mutlu bir haftasonu geçirdik.

Göztepe Parkı'ndan fotolar...

Bunlar saçlı çiçekler..üflüyoruz, çiçek kel kalıyo :) Doğa tüylerden huylanınca hemen saçlı çiçek yaptık oyuna çevirdik..huylanma bitti bu sayede..




Laleleri koparmıyoruz, çünkü onları amcalar özellikle dikmiş..sadece otların arasındaki çiçekleri koparıyoruz..hemmen anneye veriyoruz :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder