14 Kasım 2011 Pazartesi

Kurban Bayramı ve ilk uçak seyahati

Kurban Bayramı'nda Antep'teydik, ablamda :) Ne zamandır gitmek istiyorduk ama çocukların çok küçük olması yüzünden uçak seyahatine bi türlü cesaret edememiştik. Gidişte annem, ben, babam, Deniz ve Doğa gittik. Devo ve Orkun akşam iş çıkışında geldiler. İlk uçak seyahatini babasız yaptık yani. Dolayısyla bütün yük benim omuzlarımdaydı. Bi de annemin tabii ki :) Uçakta en öndeydik, business classtan almıştık biletleri. İyiki de öyle yapmışız. Lakin iki çocukla ekonomi sınıfı çok vahim olabilirdi bizim için. Herkesle birlikte sıraya girdik. Herkesle birlikte bindik ve tabii o durumda bizimkiler o kalabalıktan ve yığınla yabancıdan korktular. Uçağa biner binmez çılgıncasına ağlamalar oldu :( Annemde bile durmadılar. İkisi de bana yapıştı. Panik olmadım, panik olsam olay çığırından çıkardı. İkisini de kucağıma oturttum, açtım THYnin dergisini. Aa orda top var burda abla var, ablanın şapkası şöyle bilmemnesi böyle derken sustu ikisi de. Yani dergiyle sustular :) Yolculuk boyu rahattık. İkisi de sakindi gayet. Binerken tek dert yığınla insanın üstlerine üstlerine gelmesiydi. Biri annemin biri benim kucağımda gittik. Gaziantep havaalanına indiğimizde ablam bizi bekliyordu. Arabaya bindik ve binerbinmez Doğa da Deniz de uykuya daldılar. Yani başlangıcı maceralı ama sonrası gayet iyi bir yolculuk geçirdik :) İniş ve kalkışta bi problem yaşamadık. Denizciğimin midesi hassas diye binmeden bir saat önce bir ilaç vermiştim, mide problemi de olmadı.

Ablamda çoook güzel bi 4 gün geçirdik :) Ailece biraradaydık. Tahir'in annesi ve kardeşi de bizle beraberdi. Baya kalabalıktık yani :) Şehnaz yanımızda yoktu ve ona rağmen aşırı yorulmadım. Çocuklar da maşallah bi güzel uyudular, bi güzel yediler. Havası mı yaradı nedir bilmiyorum. Ama eve döndükten sonra gündüz uykusuna itirazlar, yemeklere itirazlar başladı.

Bayramın ilk gününde kavaklığa gittik. Ağaçlar sararmış, her yer sarı yapraklarla dolu. Çok güzeldi bu mevsimde. Hava biraz serindi çocuklar üşüyecek diye korktum baya. 1 saate yakın dışardaydık. Ordan Devo'nun Şaziye halasına ziyarete gittik. Biraz oturduk. Deniz bir süre sonra açıldı, salonu dolaştı. Doğa hep dizimin dibinde durdu. Kimseye de yanaşmadı. Yapışık kaldık gene :)

Bayramın ikinci gününde Devo'nun Hayriye halasını ve Devo'nun babasının dayısını ziyaret ettik. Sonrasında ablamdaydık hep. Bayramın üçüncü günü de evdeydik. Akşamında Bayazhan diye bir restorana gittik. Mekan çok şık olmakla birlikte, bayram yüzünden miydi bilmiyorum servis çok yavaştı. İlk defa çocukları o saatte dışarı çıkardım. Doğa restorana girince uyuyakaldı. Deniz yemek boyunca mızırdandı, dans ettim oğluşumla, pişpişledim, yok :) uyumak bilmedi. Yemeğin sonunda uyuyakaldı. Ben pek bişey yiyemedim :) ama olsun, hep birlikte bi yere gitmiş olduk. Zaten alıştım artık yememelere uyumamalara, dert etmiyorum. Tek derdim çocukların orda bişey yiyemeden uyuması oldu :( Deniz gene yoğurt ve ekmek yedi en azından. Doğa aç aç uyudu :( Sonrasında kızdım kendime çok. İlk defa kendi keyfimiz için çocukların düzenini bozduk, onda da içim rahat etmedi açıkçası.

Ertesi gün İstanbul'a döndük. Uçağımız öğleden sonra iki buçuktaydı. Devo, ben, Orkun ve çocuklar beraber döndük. Gene business classtaydık ama bu sefer akıllılık edip uçağa en son bindik. Böylece çocuklar o çılgınlığı bi daha yaşamadı. Yol boyu oynadık kitaplarımıza baktık, uçağın dergisine baktık gene. Devo yemekler geldiğinde baya düşünceliydi :) ne düşünüyosun dedim. Biz ne yapıyoruz diye düşünüyorum dedi. Orda koptum ben :) sen gene bişey görmedin, şu an gayet sakinler dedim :)

Dönüşte Doğa çok sakindi maşallah. Deniz de sakindi fakat son 15-20 dk durup durup ağladı. Öndeki adamı gösterip durdu. Korktu mu yoksa midesi mi rahatsızlandı anlayamadım. Ertesi gün kustu baya bi. Belki de rahatsızlandı. Dönüşte ilacı zamanında veremedim, yarım saat önceden verebildim. Belki de ondan oldu bilmiyorum. Neyse çocuk işte, ağlaması da rahatsız olması da normal.

Velhasıl çok da kötü bişey yaşamadık benim gözümde. Ağlamaları da normaldi. Beklediğim gibiydi açıkçası. Devo biraz tırstı ama tırsacak da bi durum yoktu :) Herşeyden korksak hiçbi yere gidemeyiz.

Çocukların macerasından başka; bu bayram bizim için özeldi. Önemliydi. Orkuncuğumun askere gidecek olması ve hepimizin birarada olması açısından. Valla kimse alınmasın ama hiiiiiiiiiiiiiiç mi hiç istemiyorum gitmesini. İçim rahat değil... ve düşünmek istemiyorum. Düşününce üzülüyorum çok. Orkun bizim en küçüğümüz, kıymetlimiz, canımız. İnşallah sağsalim gidip dönecek ve biz hayatımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Ne diyim, Allah bu ülkede söz sahibi olanlara akıl fikir versin. Nasıl bir ülkede yaşadığımız belli. Bu olayların nereden geldiği kimlerin bu olaylardan ekmek yediği belli. Yıllardır hiçbir şey değişmedi ve değişecek gibi de durmuyor. Düşünüyorum Deniz büyüse ve askerlik zamanı gelse naparım. Yollamak istemeyeceğimden eminim. Yollamamak için her yolu deneyeceğimden de eminim. Çünkü BİZ bunu hak etmiyoruz. Daha fazla da bişey yazmayayım, nolurnolmaz, başıma bi iş gelir değil mi? Bu demokratik(!) ülkede kimlerin başına neleeeeeer neler geldi.......Sinirim geçmez....Eden bulsun inşallah.

Veeee bayram fotoğrafları...







2 yorum:

  1. REsimler de super anilariniz da :) bence de cok fena gecmemis. ucakta bebekliler onden gelsin demediler mi, biz ne zaman ucsak anons ediyorlar hep bebekliler onden binsin diye o sayede kalabaliga kurban gitmedik. en son binmek de guzel tabii. Ben economynin en on koltugunu seciyorum business in hemen arkasi kaana dolasacak yer oluyor onunde iyi oluyor, aklinda olsun. devrimin yoruma cok guldum :) alismasi lazim boyle yolculuklara hahaha. Senin Doga ac uyuyunca nasil hissettigini cok iyi anliyorum, ben de yasiyorum ayni seyi ama yapma bence. uyku ihtiyaci daha fazla olmasaydi zaten ac ac uyumazdi oyle dusun. kendi hayatimizi kisitlamadan onlari da dahil edebilecegimiz hareketli, sosyal bir hayat duzeni kurmamiz lazim ki herkes mutlu olsun ;)

    YanıtlaSil
  2. Bebekliler önden gelsin demediler valla. ama dediğim gibi en arka binmek en rahatı oldu bize. Ekonominin en önü de iyi fikirmiş, yazdım kafaya :)

    Yapmıyım di mi, tutamıyorum kendimi, psikopat anne oldum çıktım sonunda :( hastasıyımmmmm :):):)

    YanıtlaSil