6 Temmuz 2011 Çarşamba

Tatildeydik :):)

10 gündür tatilde olduğumuzdan, öncesinde de hazırlıkları ile uğraştığımdan bir süredir blogu güncelleyemedim. Nereden başlasam bilemiyorum, çocuklarla uzun ve keyifli bir tatil geçirdik :) Toplam 2200 km yol gittik Deniz ve Doğa ile :) İki hafta önceki Pazar sabah saat 5te yola çıktık. Maksat onlar uyurken gidebildiğimiz kadar yol gitmek, çok sıcağa kalmamak (gerçi klimalar sağolsun sıcak çok da dert olmuyor) ve asıl önemlisi düzeni bozmamak çocukların uyku saatinde eve varmak. Çok uzun bir yolcuğun sonunda akşam saat 19:30 civarında evimize vardık. Genel olarak yol konusunda iyiydiler. Doğacığım maşallah çok fazla etkilenmedi, yedi uyudu oynadı arabada. Arada mızmızlandı tabii ki, o kadar olacak :) Denizciğim'i yol tuttu, biraz hassas bir midesi var oğluşumun. Afyon'da mola verir vermez kustu, batırdık tesisi de :) Napalım, çocuk bu her an herşey olabilir. Önemli olan oğluşumun rahatlamış olması. Yol boyunca mızmızlandı, midesi yüzünden sanırım. Oyna oyna zor bitirdik yolu :) İkisinin de mızmızlanması coştuğu an ve oyunla geçmediği an durup mola verdik. Biraz rahatlatıp tekrar devam ettik. Velhasıl eve vardıktan sonra da Deniz bu sefer evi yadırgadı. Daha önce de annemlere gittiğimizde olmuştu ama o zaman 6 aylıktı. Deniz'i uyutmam 1 saate yakın sürdü. Çekmecelerle oynattım yatakta zıplattım, sırf ki ağlamasın odaya alışsın diye. Yok yok yok. Gene ağlıyor uyumak istemiyor. En sonunda çareyi ayakta sallamakta buldum. Hafiften salladım ninniyle uyuttum. Sonraki günler dert olmadı yatarak uyumaya devam etti. Doğacığım evi yadırgamadı hiç, maşallah. Yattı uyudu ilk akşamdan.
Evimiz Hisarönü'ndeydi. Kendine ait havuzu olan 3 yatak odalı, 2 katlı bir ev. Kocaman yeşillik bir bahçesi var. Özellikle evde kalmak istedik çocuklar rahat etsin diye. Çok rahat ettiler, bahçeyi de havuzu da çok sevdiler :) Çocuklu olanlara şiddetle tavsiye ederim :) Biz de çocuklar 3 yaşa gelene kadar ev kiralayacağız gibi duruyor.
Annemler de 10 gün bizle beraberdiler :) 6 gün Hisarönü'nde kaldık. Sabahları Ölüdeniz'e gidip, öğleden sonra döndük. Öğleden sonra ve akşam havuza girdik, bahçede oynadık. Bir akşam Fethiye'ye indik hep beraber. Bir akşam da çocukları almadan indik annemlerle. Bir akşam çocuklarla Hisarönü'nde gezdik. Bir gündüz vakti de çocukları evde bırakıp annemlerle Kayaköy'e gittik. Yani gezme fırsatlarımız da oldu hem çocuklarla hem de çocuklar olmadan. Çok fazla bırakmak istemedim açıkçası. Onlarla birlikte olmak her zaman herşeyden daha kıymetli.
Cumartesi sabahı Hisarönü'nden çıktık, Salihli'ye teyzemlere geçtik. Orada 2 gece kaldık. Daha sonra da Kırklareli'ye babaanne ve dedeyi ziyarete gittik. Doğa ve Deniz için kurban kestik. Ne zamandır istiyordum, ancak kısmet oldu. Kırklareli'de de 2 gece kalıp İstanbul'a evimize döndük :)
Eve dönünce çocuklar bi sevindi ki şaştık kaldık :) Bütün odaları tek tek dolaştılar :) Oyuncakların bir kısmı baya özlenmiş. Ama iki üç güne geçer hevesleri :)
Çook çok güzel geçti tatilimiz :) Rahatladık, özlemleri giderdik, çocuklar kalabalık ortamlara girdiler. Salihli'de kuzenlerimin çocukları ile çok güzel oynadılar, sosyalleştiler resmen, beni şaşırttılar :) Anneane ve dede bol bol onlarla birlikte oldular. Anneanneden çok güzel şeyler öğrendiler :) Ve 10 günde bile o kadar çok değiştiler ki inanamıyorum. Farklı ortamlara sokmak lazımmış meğerse çocukları. Çok fazla şey kattı bu tatil çocuklara :)
Nazar değmesin hiç hasta olmadılar. Hep soğuk sıcak farklarına dikkat ettik. Giydirdik çıkardık hasta olmasınlar terlemesinler üşümesinler diye. Sürekli kremledik yanmasınlar diye ve beyaz peynir oğluşum bile bir damla yanmadı :)
Bahçelere toprağa çimene saldık. Ota moka dikkat etmedik, mikropları alsınlar diye. İyi de oldu.
Denizi de havuzu da çok sevdiler. Seveceklerini tahmin etmiştim çünkü suya bayılıyorlar :) Doğa Ölüdeniz'de ilk girişinde birazcık ağladı, zorlamadım, havuzuna girsin denize girmesi şart değil diye. Deniz hiç ağlamadı, neredeyse suya koştu diyebilirim :) Ölüdeniz'in kapalı olan bir koy tarafı da var orada su çok daha sıcaktı, orada hiç ağlamadan girdi Doğa da. Yani derdi suyla değil soğuk suylaymış. Hep sıcak tarafta soktuk ikisini de denize. Zıp zıp zıpladılar :) Ayakları elleri pat pat çırptılar suda :) Videoya çektik ama bloga koyamayacağım kadar büyük. Bir ara vakit bulursam kırpıp koymaya çalışırım.
Deniz anneanne ile her gün bahçeden erik kopardı yedi. "Erik nerde Deniz", Deniz yukarı bakar :) "Ağaç nerde Deniz", Deniz yukarı bakar :) Dede ile bahçeyi suladı, bir keyif bir keyif :) Su dedin mi olay bitiyor, Deniz anında suyun dibinde :)
Doğa Salihli'de kedileri köpekleri sevdi :) Deniz pek yaklaşmadı. Remzi dedeleri onlara salıncak yaptı. Çingen salıncağı :)
Çok uzattım bu kaydı :) Daha çook yazacak şey var aslında.

Bahçe keyfi :)


Havuz keyfi :)


Deniz keyfi :)


Gezi keyfi :)


Salıncak keyfi :)


Evde oyun


Kurban ve Kırklareli

4 yorum:

  1. Harika bir tatil olmus, masallah hepnize.. cocuklarin farkliliklari beni her seferinde hayretlere dusuruyor :) biri yatakta uyuyor, digeri ortam yadirgiyor, biri denize kosuyor biri soguk su istemiyor.. cok enteresan ya.. masallah kuzucuklara ama epey uzaklara gitmisler, degisik ortamlara girip anneyle babayi hiiic uzmemisler! Aferin onlara! Eve donunce evi ozlemeleri sahnesi gozumun onunde cok iyi canlandi cunku ayni sey Kaan'da da var :)

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel bir tatil yapmışsınız ya, keşke ben de orada olabilseydim. Kuzucuklarım büyümüşler, çoook tatlı olmuşlar. Fotoğrafların hepsini tek tek inceledim, nasıl özledim boncukları. Kısmet, belki ilerde bir zaman yine hep birlikte tatil yaparız. Çooook öptüm hepinizi

    YanıtlaSil
  3. Valla o farklılıklar beni de hayrete düşürüyor :) İkizler ama hiç alakaları yok :):)

    YanıtlaSil
  4. Bi dahaki sefere hep beraber oluruz inşallah ablacım :) Ben de sizi çok özledimmm.

    YanıtlaSil