31 Ocak 2011 Pazartesi

Canım babammm...

2008de Babalar Günü'nde yapmıştım bu videoyu babam için. Dökümanlara bakarken farkettim, unutmuşum kalmış bilgisayarın bir köşesinde. İzledim, gene ağladım. Paylaşmak istedim..
Benim babammm, canım babammm, dünyanın en iyi babası..Seni çok seviyorum babacığım..

Doğa'nın yürüteç maceraları

Önce bi salonu karıştırayım dedim, konsolun oraya kadar gittim. Kendim gittim heyyoo :)


İnanır mısınız dönmeyi bile öğrenmişim ben. Konsolun orda sıkışınca tepine tepine döndüm :):)


Sonra koşaraktan o uzuuuun koridoru geçtim ve annemlerin yatak odasına geldim. Burayı çok seviyorum. Hele şu çiçekli nevresimler var yaaa, hep dokunmak istiyorummm :) Annem anladı beni, çekti nevresimi önüme :)


Nevresimden sıkıldım. Acaba diyorum şu yatağın altında ne varkine? Bi eğilebilseydim süper olacaktı..


Hala yatak odasındayım. Peşimden dolanan anneme bari bi poz vereyim dedim. Bütün gün peşimde yaa, bi rahat bırakmıyo beni :)


Sonra attım kendimi koridora gene. Düt düüüt salona dönüyorum..


İşte salonun eşiğindeyim. Yaa şu eşiklerden nefret ediyorum laf aramızda. Takılıyorum kalıyorum yaa. İllaki annem yardım mı etmeli? Ben kendim gitmek istiyorrrrummm :)


Doğa'nın evi yürüteçle ilk keşfi işte böylee.. Bayılıyor :) koştura koştura gidiyor :)
Bütün halıları kaldırdık takılmasın diye. Ama eşiklerde kalıyor tabii ki, yürütecimiz fazla sağlamcı, eşikleri geçmesine imkan yok.

İlk Bebekleri :)

Doktora gittiğimizde Doğa'nın eline bebek verince bebekle konuşmaya başladığını görünce, Cumartesi akşamı Doğa ve Deniz'e bebek aldık :) İlgileri genelde bebekleri yemeye çalışmak şeklinde oldu ama zamanla en iyi dostları olacak bu bebekler belki :)

26 Ocak 2011 Çarşamba

Et ve yumurta

Bu hafta sebze çorbasına kıyma koymaya başladık. Kişi başı bir ceviz büyüklüğünde. Yadırgamadılar, zaten çorbanın içinde yok oldu gitti.
Bir de azar azar yumurtaya başladık. Sadece sarısına tabii ki. Beyazı alerjik olduğundan uzunca bir süre verilmiyor bebeklere.

Şu aşağıda görmüş olduğunuz resim de Deniz ve havucu. Havuç nerde? Cepte :):)
Miss gibi soğuk havuç, çok güzel diş kaşır, ağrıları rahatlatırrrr :)


Babaanne geldi :)

Geçtiğimiz haftasonu Devocuğumun doğumgünüydü. Perşembe akşamı babaanneleri geldi. Uzun zamandır görememişti çocukları, çook özlemiş, iyiki geldi. Dedeleri rahatsız olduğundan gelemedi ama "ben de çook özledim" dedi telefonda :)
Cumartesi gündüz haloşlar da geldiler, pasta kestik, Devo'nun doğumgününü kutladık. Babaanne ve Şehnaz teyze varken, Cumartesi akşamı çocuklar uyuduktan sonra biz de yemeğe çıkabildik :) Ne kadaaar iyi geldi anlatamam :) Özlemişim..

Ailecek..


Bitanecik kızım, nihayet iyileştin, annesinin gülüüüü :) Hareket bombası, bi de yerinde durabilsen :)


Bitanecik oğluşum, koca gözlüm, kaymaklım, şekerlim :) Aslan parçasıııı :)


Babaanne ve torun Deniz


Babaanne ve torun Doğa


Haloşlar ve totoşlar :)


Totoşlar elele :) Oğlumun önü ıslak her zamanki gibi, salyalar gırla..


Benimmmm çocuklarımmm..canlarım..

21 Ocak 2011 Cuma

Bu haftadan birkaç fotoğraf

Oyun oynarlarken..


Oğlum havuç kemiriyor :)


Kızım hasta :(


Hastayım, gözlerim de ufaldı ama gene de oynuyorum :)

20 Ocak 2011 Perşembe

6. hastalık derdi

Doğacığım 3 gündür hasta :( İlk 2 gün ateşini zor düşürdük. Bugün, yani 3. gün daha iyicene, en azından ateşi ilaçlarla düşüyor. dün doktora gitmiştik, elinden kan aldılar :( Virütikmiş. Bu aralar salgın var grip olabilir ya da 6. hastalık olabilir dedi. Grip belirtileri pek yok, sanırım 6. hastalık. Nedir bu 6. hastalıktan çektiğimiz bilmem. Deniz de yakalanmıştı 1 ay önce. İnşallah yarın daha iyi olacak. Bakalım..

17 Ocak 2011 Pazartesi

Uyku düzeni

Geçtiğimiz Cuma'dan beri uyku düzeni oturtmaya çalışıyoruz. Artık 6 aylık oldular sayılır. Önceden ne zaman isterlerse uyutuyorduk, ki bu iki bebekle nerdeyse sonsuz çevrime girmek demek :) birini uyut sonra ötekini uyut, bazen ikisini aynı anda uyut.. Şimdi 3 farklı saatimiz var gün içinde. Gündüz 11:00 ve 03:00te uyutuyoruz. Akşam da 18:00de. Şimdilik fena gitmiyor. Uyku saatlerine yaklaşırken ilk 3 gün biraz zorluk çektik, çok uykuları geldiğinden mızmızlanmaya başlıyorlardı. Kucağa alıp dolaştırıyorduk son yarım saat. Bugün ilk defa çok fazla mızmızlanmadılar. İnşallah alışıyorlardır.

Bugün Deniz 11:00deki uykusunda sadece yarım saat uyudu (Aslında Deniz'in tarzı bu, gündüz uykusu yok denecek kadar az. Yarım saatte nasıl dinleniyor anlamıyorum.). Ve ikinci uyku saatimize, yani 03:00e yaklaşırken Deniz'i araba koltuğuna alıp evin içinde sürmeye başladım. Sürerken çocuk sızdı araba koltuğunda :):) Epey bi güldük :):):) O derece yorulmuş yani :):) Ama gene uykusu yarım saati bile bulmadı, tam 22 dk uyudu beyefendi. Gece performansından beklentim yüksek :) inşallah düzgün uyur bu gece.

Doğa da Deniz'den çok farklı değil, o da olsa olsa toplamda 2 saat uyuyor gün içinde.
Hep oyun peşindeler daha şimdiden :) Gündüzleri haşatımız çıkıyor valla..

Artık yürütecimiz var :)

Özlediniz di miii :):) ? Bir haftadır fotoğraf koyamamıştım. Bugün yürüteçte fotoğraflarını çektim ikisinin de.

Aslında yürüteç alıp almamakta kararsız kaldım, bazı kaynaklarda tembelleştirir, yürümeyi erteler gibi şeyler yazıyordu. Ama bize iki çocuk olunca biraz da rahatlık gerek ve eninde sonunda yürümeyi öğrenecekler diyerek aldım. Bütün günü yürüteçte geçirmiyorlar zaten, en geç yarım saate sıkılıyorlar. Bir sakıncası olacağını sanmıyorum dolayısıyla. İnşallah olmaz :)

Deniz Bey;


Doğa Hanım;

9 Ocak 2011 Pazar

Ev hali

Bugün ailecek dışarı çıktık :)

Bir buçuk saatliğine de olsa ailece dışarı çıkma cesaretini gösterebildik nihayet :) Palladiuma gittik. Fena geçmedi, hiç ağlama olmadı. Doğacığımın karnı acıkınca birazcık mızırdandı ama mamayı verince sustu. Denizciğim ise nerdeyse hep uyudu arabasında. Doğa'nın uykusu gelince hemmen eve döndük tabii :) Ağlatmanın alemi yok :) Arabasına binse o da problem olmayacak ama kanguruda geziyor hanımefendi :)

Bu arada sadece iki mağazaya girdik. Onlar da mothercare ve Zara Kids. İndirim vardı, duyurulur :) Kendimize bişeycik bakamadık. Ama ikisine de bi dahaki sene için çok cici kıyafetler aldık :)

Aşağıdaki fotoları da biz dışarı çıkmadan önce çektim. Kızımın kreasyonu haloştan :) Cumartesi günü bizi yalnız bırakmadı, hem çocuklarla oynadı hem de Doğacığımı uyuttu.





Benim Canlarım

Akşam yere serildik, Devocuğum da bikaç fotomuzu çekti :) karanlık olduğundan ve flash da patlatmadığımızdan çok net diiller ama idare ederler.



5 Ocak 2011 Çarşamba

Kitaplara başladık..

Otururoturmaz kitaplara başladık. Başladık derken şimdilik yeme aşamasındayız :) Arada bakıyorlar tabii, renkler ilgilerini çekiyor. Ama oğluşumun gözü kitaptan çok bende ;) Doğacığım da gayet ciddi ciddi bakıyor kitaba :):)

Oturabiliyoruz heyoooo :)

Desteklerle tabi :) Önümüzdeki aylarda kendi kendilerine oturmaya başlayacaklar inşallah. Heyecanla bekliyorum :)


Bu arada teyzoşun aldığı elbise Doğa'ya çok mu yakışmış ne ;) çirkin kızım benimmm :):)

4 Ocak 2011 Salı

Deniz: Ben ayaklarımı keşfettim :)

Keşfetmekle kalmadım bi de ağzıma götürmeye çalıştım :) Dop kimin oldum affedersiniz :)


Annem bizim fotoğrafımızı tersten çekti. Ben şaştım, Doğa güldü :)


3 Ocak 2011 Pazartesi

Yeni yıl kutlaması :)

Yılbaşında ablamlar ve annemler bizdeydi. Tahir amcaları Doğa ve Deniz'e ve Ege'ye noel baba kıyafeti diktirmiş. Bizimkiler giydi itiraz etme seçenekleri olmadığı için, Ege'ye ne dediysek de giydirtemedik :)

Benim yakışıklı yeğenim :)

Yılbaşı soframızdan..yemekleri henüz koymadığımdan biraz boş tabii :)

Biz..

Ailecek..
Şaşkın oğluşum..uyanır uyanmaz kendini flashların ortasında buldu :)

Hatun kızım :):) tam hatun tipli yaa :)
Anneanne ve dayıcıkla :)

Cümleten..
Şehnaz Teyzemiz :)